Sizlere Samsun’da denize sıfır, 2 ila 3 kilometre uzunluğunda 400 metre genişliğinde ilimiz ekonomisinin can damarı olan, ağır ağır yok edilen bacasız sanayimizi hatırlatmak istiyorum.
Temeli 1961 yılında atılmış ve 40 bin m2 alana kurulmuştu...
Samsun’un bacalı sanayiinde, hizmet sektöründe ve gıda sanayiinde ağır aksak artışlar oluyordu elbette. Bacasız sanayinin lokomotifi olan Samsun Fuarı’nda ise açılışında ziyaretçi sayısı 130 bin kişiyken, kısa süre sonra taban alanı 40 binden 150 bin metrekareye çıkarılmış, ziyaretçi sayısı ise 1 milyonun üzerine çıkmıştı...
Ürün satış ve pavyon sayılarında gözle görülür bir artış söz konusuydu...
Bu da yerli ve yabancı iş insanlarının kendileriyle beraber ürünlerinin Samsun’da pazarlanıyor olması açısından çok önemliydi.
Oluşan bu talep dönemin iktidar partisi, şehrin kamu ve özel sektör / stk temsilcilerinin talebi sonucunda fuarı büyütme kararı almıştı...
Yani şehrin eminlerinin birlik beraberliklerinin meyvesiydi 'SAMSUN Milli Fuarı'...
'Milli Fuar' statüsü ise 1 Temmuz 1963 yılında Bakanlar kurulu kararıyla Samsun’a kazandırılmıştı...
İlklerin şehri Samsun’da kısa fuarın böyle popüler olması ise tesadüf değil, bir tercihin sonucuydu...
Geleneksel hale gelen Halk Dansları festivaline katılan ülkelerin temsilcileri aileleriyle önce Samsun’a gelip yerel kıyafetleriyle oyunlar sergiliyor, ardında da memleketin çeşitli yerlerine tatile giderek hem ülkemizin bir çok güzel beldesini ziyaret etme şansı buluyor, hem de memlekete döviz bırakıyorlardı...
Bir başka ifadeyle, ülke genelinin yanısıra yurt dışından gelen pazarlama ve yatırımcı firmaların temsilcileri ülke genelinde üretilen ağır sanayi ürünleriyle ilgilenip, ihracatımızın da artmasına vesile oluyordu. Kısa zamanda bu durum fuarın enternasyonel olmasına vesile olmuştu.
Gelir kaynağı Tarım, Orman ve Hayvancılık olan, ülkenin dört bir yanından Samsun fuarı için kırsaldan gelen yerli ziyaretcilerin Samsun ekonomisine büyük katkı sağladıklarını, bizden yaşça büyük olan tanıdıklarımız anlatır… Tarla hasadı toplanır, harman işleri biter, kışlık yiyecek ayrıldıktan sonra geri kalan hububat vb. ürünleri satar, kazanılan para da Samsun fuarında harcanırdı.
Gazino, Lunapark, Yeme-içme, Giyim kuşam standları ve sandal gezileri...
Sirk ki, dünyanın en ünlüleri; sihirbazlar cabası...
Bugün bile o günleri yaşayanların bazılarının ağlamaklı gözlerle, kimilerinin ise de içten içe acı çekerek anılarını paylaştıklarına şahit oluyoruz. En çok da, sabırla bilet sırasında bekledikleri gişeden bilet alıp Cumhuriyet Meydanı ve Akyol ailesine ait Lunaparkın olduğu yerden fuar alanına girdiklerini anlatmalarına...
Ben de çok iyi hatırlıyorum...
İzmir ve Samsun Enternasyonel fuarları Türkiye’nin uluslararası 'Yerli ve Milli Markaları' olmuşlardı!..
Hangi akla hizmet ederek bu Milli sevdamızı katlettiler, ilerleyen yazılarımda aktarmaya çalışacağım...
Kalın sağlıcakla
ABİCİM. HELAL OLSUN. BÖYLE. BİR YAZI. SADECE SENİN GİBİ USTA BİR. GAZETECİ. YAZARDI YAZDINIZ BUNUN. ÜSTÜNE DAHA. BİR SAMSUN. YAZISI HERALDE. ZOR. YAZILIR.
günümüz avm leri açık hava çarşıları fuarın yerini almıştır.Yani zaman içersinde bitmesi gerekiyordu ve bitti.RECEP SÖYLEMEZ sırf yazı olsun diye karalamış birşeyler.Pavyon gazino falan yazmış bir de...senin ben kalemine ....
chp zihniyeti sağolsun. Muzaffer önder denilen şahis 10 senede Samsun'un içine edip bıraktı ne fuar bıraktı nede başka birşey .
Evetbende çok iyihatırlıyorumne güzel günlerdi fuar zamanı şehrimize bir hareket geliyordu ufak esnafında büyük esnafına kadar nasılböyle bir milli drğetihangi çıkar uğruna bitirdiler hala aklım ermiş değil nasıl bir kafa neye hizmet ederek bu değeri yok etti bilmiyorum temennim şu kiYeni başkanımız Halit Doğan bu olaya el atarak tekrar bu değerimizi Samsunumuza geri kazandırır diye düşünüyorum aynı zamanda çiftlik caddesinin trafiğe kapanmasını sağlar diye düşünüyorum saygılarımla…